Kayıtlar

Haziran, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hayatın Ortasında Küçük Bir Mola

 Yorgun bir günden merhabalar :) Bugün kalem elimde ama nereden başlamam gerektiğini bilmiyorum. Bayram’da yaptığım o kısa ama anlam dolu İstanbul kaçamağından mı? Yeni işimin hayatıma kattığı koşturmacadan mı? Yoksa hayatımın bir parçası olmaya çalışan o kişiden mi…? İş yerinde tanıştığım, enerjisiyle içimi ısıtan, onun yanında gülmediğim bir anın bile olmadığı o hayat dolu kızdan mı? Ya da yaklaşan doğum günüm için çevremde kurulan planlardan mı bahsetmeliyim? Belki de hâlâ içinde boğuştuğum sınav sürecinden söz etmeliyim… İlk defa hissettiklerimi kelimelere dökmekte bu kadar zorlanıyorum sanırım. İstanbul'la başlayayım… Bayram tatilinde aldığım o kısa nefes, bana ne kadar çok ihtiyaç duyduğumu hatırlattı. Şehrin kalabalığında yalnız kalmak bile iyi geldi. Martı sesleri, simit kokusu, Boğaz’ın serinliği… Her şey aynı gibiydi ama ben farklıydım. Belki de içimde değişen şeyleri fark etmeye başlamıştım. Kendi sessizliğime sığındım o kaçamakta. Ve İstanbul, her zamanki gibi sırrın...
 Çok çok çok tempolu yorucuu bir zaman diliminin içinden çıkamadığım bir fırsatta yazmaya çalışıyorum  Nasıl bir döngü oldu bilemiyorum sanki 10 kolum var gibi her şeye yetişmeye, her dalda olmaya çalışıyorum  Nasıl böyle bir hayatın içinde kendimi buldum bilmiyorum hayat neden planladığımız gibi gitmez ki ben anlamıyorum ya. Yetişemiyorum zamana  Gün içinde yapmam gerekenleri yetiştiremiyorum tutamıyorum zamanı  Çok yorgun , uykusuz, bitkin, zihni dolu, her şeye zaman ayırmaya çalışan bir Cansuyla bu notu ekliyorum buraya 
  Ben Geldim! Uzun ve yorucu bir haftanın ardından nihayet bilgisayarımın başına oturabildim. Cümlelerime “Ben o aydınlık günleri görürüm inşallah” diyerek başlamak istiyorum—her ne kadar bu yazının doğrudan konusu olmasa da, içimde bu dileğin yankısını sizlerle paylaşmak istedim. Bu yoğun haftayı geride bırakırken, kendime ayırdığım bir pazar gününde, içerik üretmek ve yazmak istedim. Konuyu ise, bir otobüs yolculuğu sırasında, camdan dışarıya bakarken düşündüm: Gerçek mutluluk diye bir şey var mı? Otobüs yolculukları bana hep bir tür içe dönüş gibi gelir. Dış dünyadan kopmadan ama kendi iç sesimi de daha net duyabildiğim anlar… İşte o anlardan birinde aklıma şu soru düştü: Gerçek mutluluk diye bir şey var mı? Mutluluğun tanımı kişiden kişiye değişiyor. Kimimiz için sevdiklerimizin sağlığı, kimimiz için başardığımız bir hedef ya da sadece güneşli bir sabah… Ama işin ilginci, o mutluluğu ne zaman yakaladığımızı çoğu zaman fark edemiyoruz. Fransız filozof Albert Camus, m...